Page 64 - KobiEfor Temmuz - Ağustos 2025
P. 64
LOW-CODE, NO-CODE ve BPM
lama, operasyon, insan kaynakları gibi teknik olmayan ekipler ile birleşecek, süreçler kendi kendini optimize edecek, dar-
için bu büyük bir fırsat. Burada No-Code ile Low-Code kavram- boğazları anlık olarak bildirecek. Yani BPM, sadece süreçleri
larını ayırmakta fayda var. No-Code platformları, tamamen tek- yönetmek değil, süreçlerden öğrenen sistemler kurmak an-
nik bilgiye ihtiyaç duymadan uygulama geliştirmeyi mümkün lamına gelecek.
kılarken; Low-Code ise bazı bölümlerde kod müdahalesine
açık, daha esnek bir yapıya sahiptir. Genellikle Low-Code plat- Türkiye’de Low-Code, No-Code ve BPM;
formlar, daha karmaşık veya kurum içi entegrasyon gerektiren artan farkındalık ve yükselen kullanım
senaryolarda tercih edilirken, No-Code araçlar daha basit ve KobiEfor: Türkiye’de Low-Code, No-Code ve BPM ile dijital
bireysel iş ihtiyaçlarında öne çıkar. dönüşümün geleceği nasıldır?
2) Yapay Zeka Destekli Uygulama Geliştirme: Yapay Mehmet Göker Sarp: Türkiye, dijitalleşme trendlerini ya-
zeka, form önerileri, otomatik iş akışı kurguları, kod tamam- kından takip eden, teknolojiyi hızla adapte eden bir ülke. Bu
lama gibi konularda Low-Code platformlarını destekliyor. hem özel sektör için hem de kamusal dijitalleşme girişimleri
Örneğin; bir cümle yazıyorsunuz, için geçerli. Özellikle
platform size uygun ekranı ken- son 3–5 yılda dijitalleş-
disi oluşturuyor. meye yönelik fonların,
3) Low-Code ERP Geliştirme teşviklerin ve kurum içi
Katmanları: Bazı ERP üreticileri dönüşüm stratejilerinin
kendi Low-Code katmanlarını artması, Low-Code’un
geliştirdi. Bu çözümler artık sa- doğal bir ihtiyaç haline
dece ekosistemlerini değil, kulla- gelmesini sağladı. Ku-
nıcılarını da geliştirici haline rumlar artık daha az
getiriyor. kaynakla daha fazla iş
4) Topluluklar ve Şablon Mar- yapmak istiyor. Yazılım
ketleri: Platformların etrafında talepleri çoğalıyor, ama
gelişen açık kaynaklı bileşenler, bu taleplere zamanında
hazır uygulama şablonları Low-Code’un erişilebilirliğini ar- cevap verecek yazılımcı kadrosu her zaman yeterli olmuyor.
tırıyor. İşte bu noktada Low-Code devreye giriyor. Türkiye’de Low-
Code kullanımı ağırlıklı olarak şu alanlarda yoğunlaşıyor:
Gelecek nasıl şekillenecek? Prototipleme: Özellikle start-up’lar ya da inovasyon ekip-
KobiEfor: Low-Code, No-Code ve BPM ile dijital dönü- leri, yeni fikirleri test etmek için Low-Code araçlarıyla hızlıca
şüm alanında geleceğe ilişkin öngörüleriniz nelerdir? MVP’ler (Minimum Viable Product) geliştiriyor.
Mehmet Göker Sarp: Ben Low-Code’un geleceğini sadece Süreç dijitalleştirme: Geleneksel olarak Excel ya da e-
teknik değil, kültürel bir değişim olarak da görüyorum. Bu- posta ile yönetilen talepler, izin süreçleri, onay akışları gibi
güne kadar “ben söylerim, IT yapar” mantığıyla yürüyen sis- işler Low-Code platformlarla uygulamalara dönüşüyor.
tem, yerini “ben yapabilirim, IT ile birlikte geliştiririm” ERP dışı çözümler: ERP sistemleri dışında kalan ama
anlayışına bırakıyor. Bu da işletmeleri çok daha çevik, veriyle yine de iş süreçleriyle ilişkili pek çok ihtiyaç Low-Code ile
hareket eden, deneme-yanılmayı doğal karşılayan, öğrenen karşılanıyor.
organizmalara dönüştürüyor. Bir zamanlar kod yazmak seç- Her ne kadar Türkiye’de bu alana dair sayısal ve akade-
kin bir beceriydi. Bugün bu beceri kitleselleşiyor. Bu kötü bir mik veri henüz sınırlı olsa da sahadaki eğilimler net: Low-
şey değil. Tıpkı Excel’in herkesin iş yapma biçimini değiştirdiği Code, sadece büyük şirketlerin değil, KOBİ’lerin, kamu
gibi, Low-Code da aynı etkiyi uygulama geliştirme kültüründe kurumlarının ve girişimcilerin dijital çözüm üretme yetkinli-
yapıyor. ğini artırıyor. Görünürde sessiz ama etkisi güçlü bir dönüşüm
Yeni kuşaklara miras: Benim kuşağım “kodu yaz, derle, yaşanıyor. Ve bu dönüşüm, klasik yazılım geliştirme para-
çalıştır, hata ayıkla” düzeniyle büyüdü. Bugünün kuşağı ise digmalarını sarsmaya başladı bile.
fikir geliştiriyor, sürükle-bırak ile ekran oluşturuyor, verisini BPM tarafında ise Türkiye’de ciddi bir farkındalık artışı var.
bağlıyor ve birkaç saat içinde uygulamayı test ediyor. Bu dö- Özellikle orta ve büyük ölçekli işletmeler artık süreçlerini sa-
nüşümü dışlamak yerine sahiplenmek, işimizin bir parçası dece kağıt üzerinde tanımlamakla kalmıyor, bu süreçleri di-
haline getirmek zorundayız. Low-Code sadece bir trend değil; jital ortama taşıyıp izlemek, ölçmek ve iyileştirmek istiyor. Bu
yazılım üretiminin demokratikleşmesidir. Ve dijital dönüşüm, da BPM çözümlerine olan ilgiyi artırıyor. Regülasyonlara tabi
ancak daha çok kişinin teknolojiye katkı vermesiyle mümkün sektörlerde zaten bir zorunluluk haline gelen süreç yönetimi,
olur. BPM tarafında ise geleceği şekillendirecek olan şey, artık rekabet avantajı elde etmek isteyen firmalar için de
süreç odaklı düşünmenin kurum kültürüne yerleşmesi ola- stratejik bir araç konumunda. Türkiye’de BPM kullanımı, sa-
cak. Artık süreç haritaları duvarda asılı kalan belgeler değil, dece verimlilik değil; şeffaflık, denetlenebilirlik ve sürdürü-
canlı ve sürekli gelişen yapılar olmalı. Süreçlerimizi bilmeden lebilirlik açısından da önem kazanıyor. Önümüzdeki
dijitalleşemeyiz, dijitalleşmeden de sürdürülebilir bir dönü- dönemde Low-Code ile BPM’in entegre çalıştığı, daha çevik
şüm mümkün olmaz. Gelecekte BPM sistemleri yapay zekâ ve süreç odaklı platformların öne çıktığını göreceğiz.
064 KobiEfor Dijital Temmuz-A ustos 2025