Page 70 - KobiEfor_Eylul_2016
P. 70
EKONOM‹ST
Bilkent Üniversitesi Ö¤retim
Üyesi Prof.Dr. Erinç Yeldan ile
Türkiye ekonomisinin 2017
y›l›na ufuk turu yapt›k.
Yeldan, tespitlerle bafllad›¤›
konuflmas›nda ekonominin
bundan sonra izlemesi
gereken modele iliflkin de
öngörüde bulundu. Yeldan,
“Türkiye’nin bundan sonra
uygulamas› gereken
reformlar›n ana gündem
maddesi ‘üretkenlik’
art›fl›na dayal› büyüme
olmal›d›r” diyor.
n Röportaj: Kader Karaçay YILMAZ
Belirsizlikten ç›k›fl: Üretkenlik modelinde
E konomist Erinç Yeldan’a göre Türkiye, dün- Türkiye yüzde 8-10 aras›nda faiz sunarak uluslara-
ras› sermaye hareketlerinin girifline dayal› bir bü-
ya ekonomisi ile uluslararas› finansal ser-
yüme elde etti.
maye hareketlerinin yönüne ba¤l› bir iliflki
içerisinde: D›flar›dan sermaye giriflleri sür-
Milli gelirin 2016’n›n birinci çeyre¤inde yüzde 4.8
dü¤ü sürece büyüyen, ancak sermaye giriflleri ya- büyüdü¤ünü hat›rlatan Yeldan, söz konusu büyü-
vafllad›¤›nda dura¤anlaflan bir ekonomik yap› söz menin ard›nda yüzde 6.5’lik genifllemeyle birlikte
konusu. ‹thal girdilere ve dövizin ucuzlu¤una ba- özel tüketim harcamalar›n›n yatt›¤›n› ve Türkiye’nin
¤›ml› olan bu yap›, yurtiçinde iç talebin canl› tutul- tüketim talebine dayal› bir geniflleme içinde oldu-
mas› kofluluyla ivmelenme yaratabilirken aksi du- ¤unu vurgulad›.
rumda ise yavafllama gösteriyor. Yeldan, “Gerçekten de bu dönemde sabit serma-
Oysa 2003 sonras› dönemde fert bafl›na milli ge- ye yat›r›mlar› yüzde 0.4 ile daralm›fl, ihracat art›fl›
lirin dolar baz›nda üç misli art›fl göstermesi AKP ise yüzde 2.4 ile çok s›n›rl› kalm›flt›. ‹thalat talebin-
ekonomi idaresinin baflar› öykülerinin ana temas›n› deki art›fl ise tüketim harcamalar›na koflut olarak
oluflturmaktayd›. 2003’ten 2007’ye kadar olan dö- yüzde 7.5 büyümüfl idi. fiimdi bu ekonomik yap›
nemde, dünya ekonomisinin spekülatif nitelikli ve 2017’ye siyasi belirsizlikler, uluslararas› siyasette
2008 kriziyle birlikte sürdürülemez oldu¤u belgele- yeni yön aray›fllar›, iç hukuk sisteminde yaral› bir
nen geniflleme konjonktürüne denk gelen bu gelifl- kurumsal yap› ve dünya ekonomisinde süren (Bre-
menin ard›nda dövizin ucuzlu¤una dayal› sanal bir xit türü) gerginlikler ve durgunluk ortam›nda gire-
büyüme yatmaktayd›. Bu konjonktür, 2010-2012 cek” bilgisini veriyor.
aras›nda da bir kez daha tekrarland›. Bu dönemde Yeldan, reel olarak iç tasarruflara dayal› ve üret-
geliflmifl bat› ekonomileri (baflta ABD ve ‹ngiltere), kenlik kazan›mlar›na dayal› bir sabit sermaye yat›-
krizi atlatabilmek için ola¤anüstü bir parasal ge- r›m perspektifinin önümüzde gözükmedi¤inin alt›n›
niflleme program› uygulad› ve dünya ekonomisi, çiziyor. Yeldan, “Yak›n dönemden 2023’e do¤ru
deyim yerindeyse s›cak paraya bo¤uldu. Gene bu uzayan perspektif içerisinde gene dövizin ucuz tu-
dönemde Türkiye göreceli olarak yüksek faiz suna- tulmas›na ve faiz yükünün düflürülmesinden kay-
rak s›cak paray› yurtiçine çekti. naklanacak iç talebe dayal› spekülatif yönlü bir bü-
Geliflmifl ekonomilerin finansal piyasalar›nda yüme beklentisinin AKP ekonomi idaresince payla-
faizler neredeyse “s›f›r” noktas›na çekilmifl iken fl›ld›¤› anlafl›l›yor” diyor.
70 KobiEfor Eylül 2016