Page 9 - KobiEfor_Temmuz_2020
P. 9

ED‹TÖR









                                                   Hangi faiz hangi kur!..

                                            Y›l›n ilk yar›s›nda önce kur, sonra faiz tart›flmalar›n› yaflad›k.
                                          Buna flafl›rmamak gerekir. Çünkü; cari a盤› ve d›fl borcu yük-
                                          sek olan ülkeler a¤›rl›kl› olarak ya faizi tart›fl›r, ya da kuru.
                                            Bu tart›flma fasit bir daire gibidir, hiç bitmez gibi görünür.
                                          Burada ayr›ca bir kördü¤üm vard›r. Böyle bir ekonomide önce
                                          mali sektör, arkas›ndan üretim sektörü her gün her saat gün-
                                          demdedir. Buna risk veya tehdit alt›nda günübirlik yaflamak
                                          denir.
                                            Böyle bir ekonomi; yeteri kadar üretime dayanmayan, yeni-
                                          den yap›land›r›lmayan, reformlar› ertelenmifl bir ekonomidir.
                                          Sorunludur. Çünkü büyüme zemini; yeteri kadar katmade¤eri
           Y YALÇIN SÖNMEZ                yüksek olmayan, istihdam yaratmayan ve ihracat gelirine yö-
           y a l c i n s o n m e z @ k o b i - e f o r . c o m . t r  nelik olmayan, daha çok nakit hareketine ve ak›fl›na dayanan
                                          bir zemindir.
                                            Kendimize flunu soral›m: “Böyle ne kadar devam eder?”
                                            Köklü bir de¤iflim ve dönüflüme yönelmedikçe bu sorunun
                    “Sa¤l›kl› kur         cevab› bizde de¤ildir. Bütün dikkatimizi, FED veya AMB’nin li-
                        ve faiz”;         kidasyonu k›sma-geniflletme kararlar›na veririz.
                     ihracata ve            Faiz ve kur bizi ilgilendirmiyor mu?
                                            Elbette ilgilendiriyor. Ama hangi kur, hangi faiz!.. Sa¤l›kl› bir
                       yerli mal›         kur ve faiz dengesi olmal›d›r. Burada “sa¤l›kl› kur ve faiz”; ih-
                     kullan›m›na          racata ve yerli mal› kullan›m›na destek olan, ithalat›n önünü
                                          kesen, yerli ara mal› üretimini destekleyen, cari a盤›n azalma-
                    destek olan,          s›na katk› sa¤layand›r. Sa¤l›kl› kur ve faiz; yenilikçi ve yarat›-
                         ithalat›n        c› yat›r›mlar›n önünü açan, katmade¤eri yüksek üretime do¤ru
                  önünü kesen,            götürendir. Aranan ve özlenen budur.
                                            Mal ve hizmet olarak neyi  ne kadar üretiyorsak, yüksek
                   yerli ara mal›         katmade¤er yaratacak biçimde üretmeliyiz. Bu ise bir “dönü-
                        üretimini         flüm” sorunudur ve bu “dönüflüm” söylendi¤i kadar da k o l a y
                                          d e ¤ i l d i r . Ama Türkiye ekonomisinin potansiyeli ve dinamikle-
                   destekleyen,           ri bunu sa¤layacak düzeye gelmifltir. Bu kapasiteyi ifl dünya-
                      cari a盤›n         s›n›n; faiz-kur tart›flmas›n› kördü¤üm olmaktan ç›karacak yo-
                     azalmas›na           ¤un reformlardan  geçti¤ini art›k aç›k ve net biçimde ifade
                                          ediyor olmas› gösteriyor.
             katk› sa¤layand›r.             Bu say›m›z›n kapak konusu asl›nda bu noktaya dikkat çek-
                     Sa¤l›kl› kur         mek içindir. Kapak konumuza say›n Bakanlar›m›z dahil g ö r ü-
                                          flü yans›yanlar›n hemen hemen tamam› dönüflümün nas›l ve
                          ve faiz;        ne zaman ortaya ç›kaca¤› konusunda flu görüflte birleflmifller-
           yenilikçi ve yarat›c›          dir: “‹nsan odakl›, e¤itime, Ar-Ge’ye ve inovasyona önem ve-
                     yat›r›mlar›n         ren bütünsel kalk›nma anlay›fl›n›n, toplumun tüm kesimleri
                                          taraf›ndan benimsenmesiyle ortaya ç›kacak.”
                    önünü açan,             Geçen ay kat›ld›¤›m›z OSBÜK Kongresi de baflta Bilim, Sa-
                    katmade¤eri           nayi ve Teknoloji Bakan›m›z say›n Fikri Ifl›k olmak üzere, bu
                                          konuya odakland›. Türkiye’nin yüksek katmade¤erli üretime
                yüksek üretime            dayanan sürdürülebilir bir kalk›nma politikas›na geçiflte Orga-
             do¤ru götürendir.            nize Sanayi Bölgeleri’nin baflrolü oynama talebi adeta bir dek-
                                          larasyon üslubuyla dile getirildi.
                                            Söylendi¤i kadar kolay de¤ildir fakat sürdürülebilir güçlü bir
                                          ekonomi için baflka çaresi de yoktur.

                                                                                  Temmuz 2014 KobiEfor 9
   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14